Anime Heoye
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Anime Heoye

Türk Anime ve Japonya Fanları!
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Biyolojik Çeşitlilik

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Misafir
Misafir




Biyolojik Çeşitlilik  Empty
MesajKonu: Biyolojik Çeşitlilik    Biyolojik Çeşitlilik  Icon_minitimePerş. Tem. 08, 2010 3:15 pm

Biyolojik
Çeşitlilik Nedir?

Canlıların yaşadıkları ortamlar, olaylar ve
etkileşim halinde bulundukları diğer canlı ve cansızlar, biyolojik
çeşitliliğin birer parçasıdır. Her canlı türü, taşıdıkları genler,
yaşadıkları yerler, içinde oldukları olaylar, ve ekosistemdeki
işlevleriyle, biyosferde kurulu bulunan yaşam-destek sisteminin
vazgeçilmez birer parçasıdır.

Biyolojik çeşitlilik
şu şekilde tanımlanabilir: “Biyolojik çeşitlilik, genetik farklılıklara
sahip canlı türlerinden oluşan, değişik işlevlere sahip, çeşitli
ekosistemlere dağılmış bulunan, sayı ve tür bakımından zengin canlılar
toplumunun oluşturduğu yaşam dünyalarıdır.”

En
genel kavramı ile biyolojik çeşitlilik, belirli bir coğrafya üzerinde
genlerin, türlerin, ekosistemlerin ve ekolojik olayların oluşturduğu bir
bütündür. Örneğin bir ülkede bulunan ağaç türleri, çiçekli bitkiler,
yosunlar, mantarlar, memeli hayvanlar, kuşlar, sürüngenler, balıklar,
çiftyaşamlılar, böcekler, eklem bacaklılar vb. canlı grupları biyolojik
çeşitliliği oluştururlar. Gruplar içindeki tür adedi ne kadar fazla
olursa biyolojik çeşitlilik de o derece zengin olur. Tür zenginliğinin
yanı sıra aynı tür içinde genlerin farklı yapılar göstermesi de genetik
çeşitlilik olarak tanımlanır ve biyolojik çeşitlilik kavramı içine
girer. Canlıların yaşadıkları ekosistemlerin çeşitliliği de bu kavram
içinde yer alır ve ekolojik çeşitlilik olarak ifade edilir.


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Özetlersek, biyolojik çeşitlilik olarak adlandırılan bu kavram şu
dört temel unsurlardan oluşur:


Genetik çeşitlilik
:
yeryüzündeki hayvan bitki ve mikroorganizmaların bireysel
olarak genlerinde saklanan genetik özelliklerin toplam miktarıdır.
Tür
çeşitliliği :
yeryüzünde yaşayan canlı organizmaların çeşitliliğini
ifade eder.
Ekosistem çeşitliliği: dünya üzerindeki yaşam
alanlarının, canlı topluluklarının çeşitliliği ile ilgilidir.
Ekolojik
olaylar (süreçler) çeşitliliği: su döngüsü, karbon döngüsü, mutasyon,
üreme gibi olayları kapsar.


Görülüyor ki biyolojik
çeşitlilik, en üst hiyerarşik düzeyde ekosistemlerin, onların içinde
yer alan canlı türlerinin, ve türlerin içinde yer alan genlerin hep
birlikte oluşturduğu; bunların, evrim süreci içinde şekillenmiş ve
karmaşık ekolojik olaylarla birbirine bağlandığı, uyumlu ve dinamik bir
bütündür.

Bir çok kişi, “biyolojik çeşitlilik”
kavramından, sadece “tür çeşitliliği” anlamını çıkarmaktadır. Oysa, tür
çeşitliliği biyolojik çeşitliliğin dört öğesinden yalnızca biridir.
Ancak , tür çeşitliliği “tür sayısı” olarak kolayca gözlenip
değerlendirilebildiği için, biyolojik çeşitliliğin en kolay tespit
edilen göstergelerinden biri olarak kabul edilir. Bu nedenle, biyolojik
çeşitliliği vurgularken, bunun en kolay göstergesi olan, “tür sayısını”
belirtmek bir gelenek haline gelmiştir. Ancak, bir ekosistemdeki “tür
sayısının” kendi başına, o ekosistemdeki biyolojik çeşitliliğin kesin
bir ölçüsü olmadığı da bilinmelidir.

Biyolojik
Çeşitlilik Niçin Önemlidir?


Ekosistemler, canlılar
için yaşama ortamıdır. Her ekosistem, kendi koşullarına uyum sağlamış
canlı türlerini barındırır. Bir ekosistemin görevi, o ekosistemde
bulunan, o ekosisteme özgü olan canlıların nesillerini sürdürmektir.
Özgün bir ekosistem kaybolunca, o ortama özgün pek çok canlı türünün de
nesilleri tükenip gider. Yeryüzünde farklı ekosistemlerde yaklaşık 15
milyon çeşit canlı türünün var olduğu tahmin edilmektedir. Bilim
adamları tarafından, bunların sadece onda birinin tanımı yapılabilmiş,
isimlendirilmiştir. Geri kalan % 90 canlı türünün ne olduğu, nerede ve
nasıl yaşadığı henüz bilinmemektedir.


İnsan türü
ise milyonlarca canlı türünden sadece biridir. Fakat diğer türlerden
farklı olarak düşünebilir; aletler yapabilir; bu aletleri kullanabilir
ve diğer canlıları kendi amaçları yönünde (planlı veya plansız,
sürdürülebilir ölçüde yada tamamen tüketerek) kullanabilir.



Biyolojik çeşitliliğin insanlar açısından önemini üç başlıkta
toplamak mümkündür, bunlar 3E kısaltmasıyla özetlenebilir:

Estetik ve kültürel önem
Ekolojik önem
Ekonomik önem.

BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİĞİN İNSANLAR İÇİN ÖNEMİ
A. ESTETİK ve KÜLTÜREL


İlginç
ve nadir ekosistemler
Jeolojik, biyolojik, kültürel değerler

İlginç ve nadir türler
Bitkiler, hayvanlar

B.
EKOLOJİK


Canlıların birbirleriyle ilişkileri

Bitkiler, hayvanlar, mikroorganizmalar

Biyolojik tehlike
uyarıları

C. EKONOMİK

Gıdalar
Bitkiler, Hayvanlar
Gen kaynağı

Hibritlemeler, genetik değerler
Biyolojik Kontrol
Araçları
Faydalı böcekler, kuşlar, faydalı bakteriler
Doğal ve endüstriyel ürünler
Pestisitler, organik gübreler,
İlaçlar,
antibiyotkler,
Değişik endüstriyel maddeler
Bilimsel modeller,
Biyomimetik materyaller
Bitkiler, hayvanlar
(Yarasa,
örümcek ağı...)
Gelecekteki fırsatlar,
farklı
seçeneklerin sunulması
Bitkiler, hayvanlar


A.
Estetik ve kültürel önem


İnsanlık tarihinin
başlangıcından beri, sihirli atmosferi, derin sessizliği ve eşsiz
güzellikleriyle doğal çevre, insana ilham kaynağı olan cömert bir ana
olarak algılanmıştır. Doğanın ve barındırdığı canlıların değerini bilen
toplumlarda, çeşitliliğin insan kültürüne renk ve çeşni kattığı
bilinmektedir. Bireylerin hem hayal güçleri hem de yaratma güçleri,
çevrelerinde gördükleri varlıkların çeşitliliğiyle orantılı olarak
artar.


B. Ekolojik önem

Biyoçeşitliliğin
ekolojik önemi, yaşam dünyalarının yapısını oluşturan ve işlevlerinin
sürekliliğini sağlayan temel öğeler olmalarından kaynaklanmaktadır.
Yeryüzünde gerçekleşen iki önemli süreç vardır. Bunlardan biri “madde
dolaşımı” ötekisi de “enerji akımı”dır. Her iki süreç de biyolojik
çeşitlilik sayesinde ekolojik dengesini ve sürekliliğini
koruyabilmektedir. Bu kimyasal enerji akımı “Güneş enerjisi-yeşil
bitki-onu yiyen tırtıl-tırtılı yiyen örümcek-örümceği yiyen fare-fareyi
yiyen kedi” şeklinde sıralanabilir. Bunlardan biri veya birkaçı eksik
olduğunda, kimyasal etki şeklinde oluşan beslenme ilişkileri kopacak,
yaşamın devamını sağlayan ekolojik denge bozulacaktır.

Kısacası
çevremizde yaşayan canlı türleri, hem insan türü için, hem de başka
canlı türleri için yaşamsal önemde pek çok hizmetleri yerine
getirmektedir (Tablo 2): Yiyeceklerin ve hammaddelerin üretilmesi,
iklimin ve atmosferik gazların düzenlenmesi, su düzeninin sağlanması,
toprak erozyonu kontrolü, toprak oluşması, atıkların temizlenmesi, besin
elementlerinin döngüsünün sağlanması, rekreasyon. Bütün bu örnekler,
biyolojik çeşitliliğin ekolojik önemini ortaya koyan kanıtlardır.


BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİĞİN EKOLOJİK ÖNEMİ

1. TOZLAŞMA
(elma, incir, muz.. bahçeleri, pamuk vb.
tarım alanları)
Arılar, Kelebekler, Böcekler, Yarasalar

2.
BIYOLOJİK AYRIŞTIRMA
(düşen yapraklar, çöpler, canlı atık ve artıkları)
Böcekler, Bakteriler, Mantarlar

3. TOPRAK VERIMLILIĞINI ARTIRMA
(solucanların toprağı havalandırması, azot bağlayıcı bakteriler)

Solucanlar, Toprak içi canlılar, Bakteriler

4. OKSIJEN – KARBON
DIOKSIT DÜZENİ
(fotosentez)
Bitkiler

5. İKLIMI DÜZENLEME
(CO2 tüketerek global ısınmayı önleme, hava nemi dengeleme)
Bitkiler

6. SU DÜZENI
Bitkiler

7. SULARI FİLTRELEME VE TEMİZLEME

(plankton vd. deniz suyunu temizlemeleri)
Çeşitli deniz canlıları

8. BİYOLOJİK İYİLEŞTİRME
(toksik atıkları sağaltma, etkilerini
azaltma) (ağır metalleri topraktan emip, dokularında depolayan bitkiler –
örnek turpgiller)
Bitkiler

Yeryüzünü
kaplayan ormanlar yılda 93 milyar ton oksijen üretiyor. Bu miktar,
karada yaşayan bitkilerin ürettiği oksijenin üçte ikisi kadar. Ayrıca,
suda yaşayan algler, yılda üretilen oksijenin %50’den fazlasını
karşılıyor. Bitkiler, havadaki karbondioksidi bağlıyor. Bir kayın ağacı
yüz yaşına kadar, 6000 kg karbonu gövdesinde tutuyor. Bu yüz yıl boyunca
40 milyon m3 havayı fotosentez sırasında yapraklarından alıp süzüyor.
Bu hava, herbiri yaklaşık 400 m3 iç hacme sahip olan, yaklaşık 100 bin
villanın içindeki hava kadar yer tutuyor. Bitkiler, bir bakıma bedava
çalışan, hiç elektrik elektrik istemeyen havalandırma sistemleri gibi
çalışıyorlar.

Organik artıkları ve atıkları parçalayan böcekler
ve onları ayrıştırıp toprağa karıştıran mikroorganizmalar olmasaydı,
bugün tüm diğer canlılar, yeryüzeyini kaplayan yüzlerce metre
kalınlığında çöp yığını içinde boğuşmakta olurdu.

Ağır metalleri
(bakır, nikel, kurşun, kadmium, çinko, kobalt, civa, selenyum, krom
gibi) topraktan kolaylıkla alabilen, bu toksik elementlere dayanıklı
olan, ve bunları özel hücrelerinde depo edebilen bazı bitki türleri
vardır. Böyle bitki türleri, değişik atıkların biriktirildiği çöplük vb.
alanlara dikilerek, toprak, bu zehirli metallerden
temizlenebilmektedir.

Balıklar kitle halinde ölüp sahile
vuruyorlarsa, bazı türler azalıyor ve nesilleri tükeniyorsa, bazı nadir
ekosistemler bozuluyorsa bunlardan bir ders almamız, bu uyarıyı doğru
yorumlamamız ve gerekli önlemleri almamız gerekir. Çevredeki hayvanlar
ve bitkiler yaşadıkları ekosositemleri, yiyeceklerini, yerlerini,
yuvalarını ve en sonunda canlarını ve nesillerini kaybediyorlarsa, er ya
da geç, aynı akibete bizler de uğrayabilir.


.
Ekonomik önem


Biyolojik çeşitliliğin ekonomiye önemi, besin
maddesi, ilaç hammaddeleri, sanayi hammaddeleri, turizm gelirleri
konularında çok büyük boyutlara ulaşmaktadır. Bunlar için bazı örnekler
aşağıda verilmiştir:

Gıda: Biyolojik çeşitliliğin ekonomik
değerini ve önemini gösteren en somut örnek, bitkisel ve hayvansal
besinlerimizin kaynağını oluşturmasıdır. İnsanoğlunun ihtiyaç duyduğu
proteinlerin % 90’dan fazlası, sadece 9 adet evcil türden gelmektedir
(sığır, domuz, koyun, keçi, manda, tavuk, ördek, kaz ve hindi). Su
ürünleri veren bazı canlılar (balık, karides, midye, vb.) ise,
evcilleştirme (çiftlik) programına sadece son yarım yüz yıl içinde
alınmıştır. Yeryüzünde 500.000’den fazla bitki türü biliniyor. Bunlardan
40-50 bin kadar tür, yenilebilen çeşitli ürünler (yaprak, gövde, kök,
meyve, tohum, özsu) veriyor. Ama bugün, dünyada tüketilen gıda
miktarının %90’ı, sadece 15 bitki türünden üretiliyor; bunun %60ı da
sadece üç türden (buğday, mısır ve pirinç) elde ediliyor. Bunlar son
2000 yıl içinde evcilleştirilen bitkiler. Bu türlerin meyveleri, yumru
kökleri, kabuklu meyveleri, tohumları, kök ve gövdeleri, bitkisel besin
maddeleri olarak tüm besinlerimizin %78’ini oluşturur.
Biyolojik
kontrol araçları: Her canlının doğal düşmanı kullanılarak yapılan
biyolojik kontrol ile zararlı böceklere diğer böcekler (uğur böcekleri),
kuşlar, Bacillus thuringiensis (bir bakteri türü) soyları,
kullanılmaktadır. Bu uygulamalarla, tarım alanlarında kimyasal ilaç
kullanılması azaltılmakta ve çevre kirlenmesi önlenmeye çalışılmaktadır.
Biyolojik kontrol ajanı olarak kullanılabilecek bitki, hayvan, bakteri
ve mantarlar üzerinde yoğun araştırmalar sürmektedir.
Doğal ve
endüstriyel ürünler: Gıda maddesi dışında, canlılardan elde edilen bir
çok ürün, binlerce yıldan beri insanlar tarafından kullanılmaktadır.
Dinlendirici, ilaç, ağrı giderici, keyif verici, avcılık aletleri
yapımı, yapıştırıcı, inşaat malzemesi vb. amaçlarla, bir çok bitki ve
hayvan türünden elde edilen ürünler, özellikle gelişmekte olan ülke
toplumlarında bu gün bile geleneksel yöntemlerle kullanılmaktadır.
Piyasada
satılan ilaçların yaklaşık %25’i yüksek yapılı bitkilerden elde edilir.
Bitkisel kaynaklı ilaçlar, kalp hastalıkları, lösemi, lenf kanseri,
glokom, amipli dizanteri gibi birçok ciddi hastalığın tedavisinde
kullanılmaktadır. FAO’nun tahminlerine göre, 4 bin-6 bin tür tıbbi
bitkinin uluslararası ticareti yapılmaktadır. Bitki ve hayvanlar, pek
çok endüstriyel ürünün ortaya çıkması için hammadde kaynağı olarak
kullanılmaktadır. Pamuk, keten, kenevir, ayçiçeği, susam, sığla, defne,
soya, mantar, reçine, inşaat malzemeleri, lif, selüloz, yapıştırıcılar,
çözücüler, boya maddeleri, endüstriyel yağlar, terpenler, yüzey kaplama
ve koruyucu maddeleri, biyo-polimerler, enzimler gibi maddeler bunların
tipik örnekleridir.

Ülkemizin özgün biyoçeşitliliğini simgeleyen
kasnak meşesi, Anadolu sığla ağacı, meyan kökü, defne gibi bitkiler de
yüksek ekonomik değer taşımaktadır.

Bilimsel modeller: Yabani
bitki ve hayvanlar, temel bilimler için bir çok yönleriyle model
oluşturmaktadır. Kimyagerler, canlılardaki bazı kimyasalların
özelliklerini çalışarak, suni olarak üretebilmektedir. Doğadaki
canlıların sadece kimyasal yapıları değil, anatomik ve morfolojik
yapıları ve bu yapıların çalışma mekanizmaları hakkında elde edilen
bilgiler, bilimde yeni gelişmelere model olmuş ve olmaktadır (Odonata –
Helikopter, Yarasa- Radar, su altı canlıları- denizaltı sanayisinde
kullanılan maddeler, kutup ayısı – ısı tutucu elbiseler, Örümcek ağı-
Yeni ve dayanıklı biyo-materyaller).
Gelecekteki fırsatlar: Bugünkü
değer sistemlerimizle gelecek kuşakların değer sistemleri farklı
olacaktır. Bugün önemsiz sayılan, hiç istenmeyen, hatta zararlı olan bir
tür, veya bir ekosistem, gelecek kuşaklarca çok yararlı ve aranan bir
kaynak olabilir. Nitekim, geçmişte hiç önemsenmeyen bir çok canlı türü,
bugün önemli buluşların kaynağı olmuştur.
Sadece türlerin bizzat
kendisi değil, onlar, ait oldukları ekosistemlerle birlikte
korunmalıdır. Çünkü bir tür ile canlı ve cansız çevresi arasındaki
etkileşimler, ve bir çok ekolojik olaylar ancak doğal ekosistemi içinde
gözlenebilir.

Çevre, gerek iklim gerekse kimyasal ve fiziksel
özellikleriyle, yavaş ya da hızlı, doğal yada insan eliyle, durmadan bir
değişim süreci içindedir. Gelecek yüzyıllarda, bugün bulunduğumuz çevre
koşullarından tamamen farklı çevre koşulları ortaya çıkabilecektir.

Biyolojik Çeşitlilik Zenginliktir


Biyoçeşitlilik, diğer sistemlerde bulunan çeşitlilik gibi, aynı
erdemleri, benzer özellikleri sergiler. Çeşitli özelliklere, öğelere ve
canlı türlerine sahip olan bir doğa parçası, tekdüze yapıda bir doğa
parçasına göre daha güzel, daha renkli, daha zengin, daha dirençli, daha
istikrarlıdır. Doğada çeşitlilik, ekosistemlere (doğal ortamlara)
direnç ve istikrar kazandıran, güç ve canlılık veren, sistemdeki
canlıların uyum esnekliğini artıran, canlıların nesillerinin
sürdürülebilmesi için farklı seçenekler sunan dinamik bir özelliktir. Bu
nedenle türler, o türlerin taşıdıkları genler, ve o türlerin
yaşadıkları ortamlar korunmalı ve sürdürülebilir bir şekilde
yönetilmelidir.


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Biyolojik Çeşitlilik
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Anime Heoye :: Bilim & Felsefe :: Kimya & Biyoloji-
Buraya geçin: