Anime Heoye
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Anime Heoye

Türk Anime ve Japonya Fanları!
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Just Cause 2 İncelemesi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Misafir
Misafir




Just Cause 2 İncelemesi Empty
MesajKonu: Just Cause 2 İncelemesi   Just Cause 2 İncelemesi Icon_minitimePtsi Haz. 21, 2010 12:26 am

İKTİDARIN YOLU ŞİDDETTEN GEÇER!

Oyun dünyasında geçmişten beri hiçbir dönem eksik olmayan aksiyon tipleri vardır. Genellikle her aksiyon oyunundan bir parça toplamış, oyuncuya yoğun tempolu dakikalar yaşatarak kendine bağlamaya çalışan yapımlar geçmişten günümüze sık sık gelmeye devam etti ve ediyor. Just Cause’da emsali birçok kez görülmüş olan bu yapımlardan biriydi. İlk olarak 2006 yılında Xbox platformu için piyasaya sürülmüş ve ardından PC ve PS2 platformları içinde tozlu raflarda kendine yer edinmişti. Şu var ki edindiği yer gerçektende bir taht değil, sadece tozlu raflar ya da çekmeceler olarak kaldı. Just Cause’un tek getirisi akrobatik hareketlerle aksiyon yaşatması oldu. Onu da çeşitli buglar ve yapay geri zekâ sayesine baltalamayı başardı. Oyun dünyasındaki yerini ise orta halli bir GTA takipçisi olarak aldı.

Günümüze baktığımızda ise yine aynı yapımın biraz daha cilalanıp tazelenerek karşımıza geleceği haberlerinden sonra Mart ayı içerisinde piyasadaki yerini aldı. Acaba yine tozlu raflarda mı kalacaktı yoksa bir adım daha önde mi olacaktı. Just Cause oyunlarının ana kurgusu olan iktidarı değiştirme fantezisi devam ediyor. Bu kez Güney Asya’nın Panau adasında patlak veriyor. Fazlasıyla akrobatik hareketleri çalışma prensibi edinmiş olan ana karakterimizin vur – kır – parçala üzerine kurulu ilerleyişi ile macera devam ediyor.

https://2img.net/r/ihimizer/img709/4415/11894442.jpg


GÖK YÜZÜNDEN DÜNYA’YA BAKMAK

Just Cause 2, baştan sonra sürekli devam edecek olan aksiyonu ile olaya giriş yapıyor. Panau adasının dağlık kesimlerinde bir paraşüt sahnesi ile başlıyoruz. Başlangıcından bitişine kadar çok paraşüt sahnesi göreceğiniz için bu oyuna farklılık getiren bir başlangıç olmuyor haliyle. Kontrolü ele aldığınızda temel eğitim + görev tabanlı ilerliyorsunuz. Başlangıçta, kullanabileceğiniz akrobatik özellikleri öğretiyor oyun. Karakterinizin üzerine bağlı ekipmanları Rope(çelik halat) ve paraşütten oluşuyor. Bunları dilediğiniz kadar kullanabiliyorsunuz. İlk olarak demo versiyonunda da bahsettiğim gibi kontrollerin anti – hassasiyeti dikkatinizi çekebilir. Keskin nişan almak için epey uğraşmanız gerekse bile otomatik hedef sayesinde bu sorun kendini çabucak ört bas ediyor. Oyunu anlatmaya kontrollerden başladım çünkü alacağınız zevki büyük oranda düşüren ya da artıran önemli özelliklerden olduğu şüphesizdir. Bahsettiğim otomatik hedef ise bir tuşa basıp da düşmanı direk hedef almak şeklinde değil, nişangâhı düşmanların üzerine yaklaştırdığınızda otomatik olarak silahların ya da çelik halatın hedefini buluyor olması. Evet, düşmanlarınıza çelik halatta fırlatabiliyorsunuz. Bunu daha çok silahsız kaldığınızda ya da yüksek yerlerde duran düşmanlarınızı aşağıya düşürmek istediğinizde kullanacaksınız. Bu ekipman yalnızca düşmanlar için değil, hayatınız içinde önem arz ediyor. Yüksek bir binanın tepesine tırmanmak isteyebilirsiniz, ya da bir tepenin zirvesinde sizi bekleyen görevinize daha çabuk ulaşmak, kim bilir belki hareket halindeki araçların üzerine metrelerce uzaklıktan zıplamak bile isteyebilirsiniz. İşte bunların tümünü yapmak için, önceki oyundan da aşina olduğumuz bu çelik halatı kullanabilirsiniz. Ayrıca helikopterlere de bu halat sayesine tutunabilirsiniz. Bununla birleşen paraşütünüz ise bazı yerlerde hayat kurtarırken, bazı yerlerde işinizi kolaylaştırabilir. Bir yere çelik halat fırlatıp oraya uçmaya başladığınızda paraşütünüzü açıp biraz daha yükselebilir ve gitmek istediğiniz asıl noktaya ulaşımı kolaylaştırabilirsiniz. Ya da yüksek bir yerden atlayıp yol kısaltmak istediğinizde paraşütünüz sayesine yara bile almadan yere yumuşak bir iniş yapabilirsiniz. Zaten GTA tarzı ve orta halli bir aksiyon oyununa göre öne çıkan basit ama kullanışlı özelliklerini bunlar oluşturuyor Jusc Cause’un.

Öte yandan silah sandıkları ve düşmanların üzerinden elde edebileceğiniz silah çeşitleri de bulunuyor. Tabanca çeşitlerinden makineli tüfeklere kadar birçok silah bulabilirsiniz. Ayrıca C-4 patlayıcılar ve el bombası gibi silahlarınızda bulunuyor. Silahlarınızın birinci önceliği kendiniz savunmak olduğu gibi, ortalığı yakıp yıkmak içinde bol bol cephaneye ihtiyacınız olabilir. Daha önce demo incelemesinde bahsetmiş olduğumuz Chaos-Metre için patlayabilen her şeyi havaya uçurmanız gerekiyor. Büyük patlayıcılar şarjör şarjör götürürken, benzin varilleri gibi küçük patlayıcıları birkaç mermi ile havaya uçurabiliyorsunuz. Karşılığında ise birazdan değineceğim Chaos-Metreniz yükseliyor.

https://2img.net/r/ihimizer/img46/8895/10large.jpg



HAVAİ FİŞEK GÖSTERİSİ

Just Cause 2, aksiyonun sınırlarını zorlamaya çalışan bir yapım. Bunun için elinden geleni yapmış ve görev açmak için bile tempo aramış. Oyunda hikâye’yi bir adım öteye götürecek ana görevlerin yanında, bu ana görevlere erişimi sağlayan yan görevler bulunuyor. Yan görevlere Faction Mission, ana görevlere ise Agency Mission adı veriliyor. Gerek Faction, gerekse Agency Mission’lar olsun hepsine erişim temelini Chaos-Metre oluşturuyor. Faction ve Agency görevleri ile Black Marked Item ve Stronghold olarak toplamda 4 tane Chaos bar’ı bulunuyor. Bunlar harita menüsü üzerinde görüntülenebiliyor. Görev mantığı ise şu şekilde işliyor; önce bulabildiğiniz her şeyi yakıp yıkıyorsunuz, bununla beraber Chaos bar’ları yükseliyor, ilk olarak Faction görev bar’ı yaptığınız katliamlarla doluyor ve size yeni bir yan görev açıyor. Açılan her yan görev hikâye’ye bağlı olarak geliyor ve görev sonlarında yüklü miktarda Chaos veriyor. Bu birikim sonucunda ise yeni bir Agency görevi açılıyor ve yine hikâye’ye bağlı olan ana görevleri yaparak devam ediyorsunuz. Her bir tamamlayıştan sonra Chaos-Metreler tekrar boşalıyor ve aynı işlemleri tekrar yaparak devam ediyorsunuz. Çizgisellikten uzaklaştırmak için görevleri bir birinden farklı halde sunuyor oyun, ama eline yüzüne bulaştırdığı zamanlarda oluyor. Ayrıca bu Faction görevleri tamamlandığında ekstradan zamana karşı yarış görevi açılıyor. Yapmak zorunda değilsiniz, ama yaparsanız yüklü miktarda para kazanırsınız. Kazandığınız para sayesine Black Marked’dan yeni bir silah ya da araç satın alabiliyorsunuz. Ama kilitli olan silah ve araçları açabilmek için yine Black Marked Item’a ait olan Chaos-Metre’yi doldurmanız gerekiyor. Zaten yaptığınız görevler boyunca kazandığınız Chaos puanları tüm Chaos-Metreleri azar azar dolduruyor. Bu konuda pek sıkıntı çekmiyorsunuz, ayrıca gördüğünüz her şeyi patlatırsanız, patlamanın büyüklüğüne göre Chaos puanları elde ediyorsunuz. Black Marked alış verişi yapmak isterseniz eğer, işaret bombası yardımıyla istediğiniz heryere dükkanı çağırabiliyorsunuz. Chaos-Metreler arasında mevcut olan Stronghold ise, Faction görevleri ile kazandığınız, dostlarınız ve dolayısıyla size ait olan bölgelerden oluşuyor. Buna ait olan bar’ı tamamladıkça bu bölgelerde artıyor.

https://2img.net/r/ihimizer/img69/6738/051259947040.jpg


Basit bir senaryo, büyük bir harita ve tek amacı aksiyon olan bir oyun olduğu için görevlerin hepsi aynı mantıkla çalışıyor. Bir bölgeye git, emir aldığın kişinin düşmanlarını yok et, bölgeyi ele geçir. Bu ve benzeri görevlere sık sık rastlıyorsunuz. Oyunun en azından bir kereliğine oynamaya değer tek tarafı, her oyuncu için olmasa da vurdulu kırdılı tempoyu seven oyuncular için bol aksiyon içermesi oluyor. Bunu da zaman zaman eğlenceli hale getiren tek şey, bol çeşitli araç kullanımı, sık sık yaratacağınız büyüklü küçüklü patlamalar ve akrobatik bir düzen içerisinde düşmanları kevgire çevirmeniz oluyor. Bir de o muazzam büyüklükteki haritası. Elbette harita boyutunun aksiyona bir katkısı olmaz ama oyunun geniş bir alanda ve genellikle farklı farklı yerlerde geçmesine olanak sağlıyor. Harita ciddi anlamda devasa boyutlarda, gezmeye kalksanız belki de yorulur bırakırsınız. Böylesi bir harita için ulaşım ne durumda diye sorabilirsiniz. Ulaşımınızı zaten genel olarak sağdan soldan çalıp kaçıracağınız araçlar sağlıyor, ayrıca Black Marked ile araç getirtebiliyorsunuz. Bunun yanı sıra genellikle aranma seviyesi yüksek çatışmaya girdiğinizde saldırıya gelen helikopterleri çalıp kaçırabiliyorsunuz. Üstelik hava alanlarındaki büyük uçakları bile alıp kullanabiliyorsunuz. Ulaşım adına eğer ki çok engebeli ve dağlık bir bölgede kalmamışsanız sıkıntı çekmiyorsunuz. Böyle bir yerde kalmış olsanız bile çelik halat ve paraşütünüz sayesine kısa zamanda yerleşim alanlarına ulaşabiliyorsunuz.

https://2img.net/r/ihimizer/img709/8788/011259947040.jpg




DÜNYA ÇOK PARALLAX

Yapımda fizik motoru olarak Havok tercih edilmiş. Fizik etkileri her zaman ayrıntılı değil. Belli başlı yerler yıkılabilir yapılmış ve araçlarda hasar detayları çok derin ayrıntılara inmeden güzel modellenmiş. Hızla çarptığınız direkler ya da ağaçlarda yıkılabilir durumda. Yapım genel olarak bakıldığında görsel anlamda orta halli gözüküyor. Hatta kaplamalar ve detaylar kimi zaman vasat gözükse de çevre detayları göze hoş görünüyor. Özetle insanlar ve nesneler kalitesiz ve bazı yerlerde ayrıntısız gözükse de, kocaman haritanın tamamen parallax mapping tekniği ile görsel hale getirilmiş olmasından ibaret. Örneğin harita’ya kuş bakışı göz atarsanız çok ayrıntılı ve görsel bulabilirsiniz, ama özünde detaylar o kadarda kaliteli değil, ekstra ışık oyunları ve basit teknikler ile güzel bir sunum çıkarıyor o kadar. Animasyonlar ise bahsetmeye değer nitelikte bile değil, düşmanların yediği kurşunlara aşırı tepki vermesinden, hatta havalara uçmasından tutunda aptalca animasyon hatalarına kadar ciddi anlamda vasat görünüyor.Ses efektleri de yüksek üstünlük sağlamadığı gibi yapay zekâ yerlerde sürünüyor. Hani deriz ya, sadece öldürmeye odaklanmış robotlar diye, işte düşmanlar bundan ibaret. İlk oyundaki hallerinden ileri gidememişler hala geri kafalar.

Kısacası Just Cause 2, elbette ilk oyuna göre daha cezp edici yanları olsa da, ortalama bir sandbox oyunu olmaktan ileri gidemiyor. Biraz GTA, biraz Mercenaries ve birazda kendinden bir şeyler katarak ortaya çıkarılan düz bir aksiyon oyunu. Oynamazsanız eğer çokta bir şey kaybetmiş olmasınız, ama şöyle ortalığı yıkıp dökeceğim, yanında da inişli çıkışlı eğleneceğim bir oyun arıyorum diyorsanız hiç değilse bir kereliğine sizi tatmin edebilir. Ayrıca ilk oyunu oynayıp birazda sevdiyseniz, 2. oyunun daha iyi olduğu elbette şüphesiz. Son kararı siz verin…

Genel: 7.5

Grafik/Ses: 7.8

Oynanabilirlik: 7.5

Artılar: Fazlasıyla büyük bir harita, doyurucu oyun süresi, zaman zaman eğlenceli hale gelmesi.

Eksiler: Çabuk sıkabiliyor, bazen tekdüzeleşiyor, grafik ve animasyonlar üzerinde daha fazla durulabilirdi.
(Alıntı Eser sahibi:cold_winter)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Just Cause 2 İncelemesi Empty
MesajKonu: Geri: Just Cause 2 İncelemesi   Just Cause 2 İncelemesi Icon_minitimePtsi Haz. 21, 2010 3:12 pm

paylaşım için teşekkürler..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Just Cause 2 İncelemesi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Anime Heoye :: Bilgisayar & İletişim :: Oyun Download :: Konsol Oyunları-
Buraya geçin: