UFC 2010 İncelemesi

SO YOU WANNA BE A FIGHTER?

Eğer yanıtınız evet ise (bu incelemeye tıkladığınıza göre yanıtınızın hayır olmayacağı kesin) gelin beraber öğrenelim nasıl olacağını…

Eminim ki herkes vücutlu bir azmanı gördüğünde iç geçirmeden edemiyordur. En azından ben öyle biriyim. Nerede vücutlu bir adam görsem “vay anasını helal olsun adama iyi çalışmış” diye bir söylenirim. (tabi başka şeyler de söylerim ama onları yazmayayım şimdi) Ama bu insanlardan etrafımızda pek göremediğimiz için televizyonlarda sinemalarda görmek daha kolaydır. Şimdi ise bir yolu daha var; “Evet” doğru bildiniz UFC UNDISPUTED 2010 derdimize çare bulacak olan araç olma görevini üstlenecek.

Giriş kısmından ve oyunu neden almamız gerektiğiniz anlattıktan sonra UFC ne demek onu öğrenelim isterseniz. UFC (Ultimate Fighting Championship) ABD ‘de gerçekleşen tıpkı bizim kanallarımızda da yayınlanan dövüş müsabakaları gibi bir spor müsabakası. Ama çok daha gelişmiş daha kanlı ve daha pahalı cinsinden. UFC ‘yi diğerlerinden ayıran en önemli özeliği organizasyonun büyüklüğünün yanında dövüşlerin kafes içinde gerçekleşmesi ve kuralların olabildiğince esnek halde olmasıdır(ölümlere yol açmadan) Dünya’da UFC gibi daha birçok MMA (Mixed Martial Arts) organizasyonu var ve bunlardan biri de EA Sports ‘un dövüş oyunu MMA ‘de kullanılacak olan Strikeforce (bunu da eklemekte fayda var). Ama UFC dövüşçüleri dünyada kendi klâslarında bir numaradırlar ve en iyidirler(Fedor Emelianenko hariç)

Sonunda oyunumuzu konsoluma takıyoruz(oh! Tak artık). Oyununun yapımcısı YUKE ve dağıtımcısı THQ reklamlarından sonra oyundaki vahşi hareketlerin de gösterildiği bir tanıtım videosundan sonra oyun menümüze ulaşıyoruz. Fakat o da ne! NE olmuş bu müziklere? UFC 2009’u oynamış olanlar bilirler. O, menüde çalan bence mükemmel gaza getirici müzikler gitmiş bana eski PES oyunlarındaki sadece melodili parçalar gelmiş. Ama bu bazılarına göre artı bazılarında göre eksi olarak değerlendirilebilir. Çünkü herkes gürültüyü sevmeyebilir.

Müziklerden bahsetmişken seslere girelim hemen ki sesler bana göre tatmin ediciolmuş. Yumruk, tekme, dövüş sırasında antrenörümüzün taktik vermesi, maçtan sonra kısa bir röportaj verebilmemiz,maçı anlatan spiker ve yorumcunun son derece doğal davranışları ve heyecanlarını yansıtmaları, her dövüşten önce bizi anons eden Bruce Buffer ile sesler gerçekten fazlasıyla iyi.

Eğer oyunumuzun grafiklerine gelecek olursak geçen seneki oyun gayet hoş grafiklere sahipti. 2010’da da bu çizgiyi bozmadan hatta biraz daha çıtayı yükselterek cilalanmış bir hali de diyebilirim ama yeterli. Özellikle oyuncu yüz ve vücutları yine çok iyi modellenmiş(bazıları geçen seneden aktarılmış) Ayrıca oyundaki 100 dövüşçünü 75% i motion capture tekniği ile oyuna aktarılmış ve gerçeklerinden ayırmada bize sorun yaşatabiliyorlar. Modellemelerdeki başarı animasyonlarda da devam ediyor. Vücut terlerine zaten diyecek yok, rakibimize vurduğumuzda kaşı açılıyor, yüzü şişiyor, gözü morarıyor, kanı vücudumuza ve kendi vücuduna sıçrıyor. Yani oyun size dövüş hissi verebilmek için elinden geleni yapmaya çalışıyor. Ama bunlar güzel yanları gelelim diğer tarafa(yok yok korkmayın pek bir şey yok). Grafik olarak kusur sayabileceğimiz çıkan kanlar yere düştüğünde kan gibi durmuyor bir şey duruyor ama o kan değil ve seyircilere de pek özenilmemiş. Ama bunlar gerçekten de küçük ve alacağımız zevki baltalamayan eksiklikler. Havadaki buluttan nem kapmıyorsanız bunlara göz yumarsınız.

Ve bence oyundaki en önemli nokta; oynanabilirlik kısmı. Oyunlardaki en önemli nokta oynanabilirlik; bu oyundaki en önemli nokta oynanabilirlik; ayrıca oyunun belki de en iyi olduğu nokta oynanabilirlik. Oyununuz tam anlamıyla bir simülasyon. Başka hiçbir şeyle karıştırmayın. Oyunda Pankreas, Greco-roman, Sambo, Brazilian jiu-jitsu, Judo, Muay-Thai, Kickbox, Box gibi aklınıza gelebilecek ve belirli farklılıkları olan tüm dövüş stilleri var diyebilirim. Bunları çok iyi uygulayan dövüşçüler ve dövüşçülerin gerçek hayatta kendine has olan vuruş stilleri ile oyun bir kez daha övülmeyi hak ediyor. (örneğin; Bj penn ‘in geriye çekilerek yumruk atması Anderson Silva’nın arada yumruk mesafesi varken rakibin kafasına tekme atabilmesi gibi ve daha niceleri…) UFC 2009 ile karşılaştırdığımızdaki bir diğer değiştirilen ve artı puan katan nokta ise dövüşçülerin dövüşürken ki ve yerde güreşirken ki animasyonları gerçekten çok geliştirilmiş. Yeni hareketler getirilmiş, daha estetik bir görüntü sağlanmış, robot gibi blok alma yerine daha yumuşak blok alma sistemi getirilmiş(yani arcade oyunlarındaki gibi elini kafasına koyunca iş bitmiyor kafasını içeri çekmeye çalışıyor elini yakalamaya çalışıyor eğiliyor geri çekiliyor…) Animasyonlar ciddi şekilde elden geçirilmiş ve geliştirilmiş.

Oyunumuza simülasyon demiştik. Dediğimiz gibi gerçekten simülasyon. Oyunun oynanabilirliği çok iyi ama gerçekten öğrenmesi zaman alıyor. Oyunda tutorial modu var ama sadece onunla yetinirseniz oyundaki 4 seviyeden 2. Seviye yani experienced seviyesine çıkabileceğinizi söyleyeyim. Diğer seviyelerde hiç şansınız yok. Şansınızı artırmanın yolu ise Career modundan geçiyor. Bu modda antrenman yapıyor, maçlara çıkıyor, karakterinizi geliştiriyorsunuz. Bu moda tabi ki de kendi yaptığınız karakterinizle giriş yapabiliyorsunuz. Karakter yaratma ekranı ise oldukça geniş seçeneklerle donatılmış. Yani hayalinizdeki dövüşçüyü yaratabilirsiniz. Kaşlarından saçlarına, burnundan vücut kıllarına; kilosundan vücut yapısına kadar her şeyi ayarlayabiliyorsunuz. Ayrıca Career modunda en önemli kısım; hem de oyunu öğrenmemizi sağlayacak kısım Camp Invite kısmı burada çeşitli spor salonlarında(isimleri gerçek) dövüş eğitimi alarak 100’e yakın hareket öğrenebiliyorsunuz(gerçekten muazzam bir rakam). Bu hareketler oldukça işinize yarıyor dövüşleri istediğiniz şekle sokmanızı sağlıyor ve oyundan aldığınız zevki artırıyor. Artı olarak kariyer modunda dergilere kapak olma, halka açık antrenmanlar yapma, UFC gecelerine konuk olarak katılma gibi bir UFC dövüşçüsünün hayatındaki olağan durumlara da tanık olabiliyorsunuz.

Oyundaki diğer modlarda gayet tatmin edici Tournament modu Title modu Title defense modu ve UFC tarihindeki büyük maçları canlandırdığınız ve izleyebildiğiniz Ultimate Fighting modu oyunda bulunan modlar. Title modunu biraz açmak gerekirse burada altın kemere doğru yolunuzu çiziyorsunuz. Gittikçe zorlaşan rakiplere karşı mücadele vererek Kemer için maça çıkma imkânına sahip oluyor ve kemeri annenize hediye edebiliyorsunuz. Title defense modu ise Title modunda Kemer’i alınca aktif oluyor bu sefer de onu korumak için maçlara çıkıyorsunuz. Online moda değinecek olursak yeni gelen bir özellik olan Kamp sistemi size arkadaşlarınızla birlikte kamp kurarak kendinizi geliştirme imkânı veriyor. Yani bir nevi sanal spor salonu kuruyorsunuz ve arkadaşlarınızla istediğinizi yapıyorsunuz. Ayrıca oyunun 1-1 dövüş olan online kısmı ise gerçekten müthiş eğlenceli ama biraz lag kurbanı, umarım bir yama ile bunu düzeltirler. Ama gerçekten online kısımda da vakit geçirmeye değer bir oyun olmuş. Fakat oyunu iyice öğrenmeden girerseniz online kısma yabancılar fena pataklıyor adamı benden söylemesi.

Son sözlere gelirsek UFC 2010 ufak tefek eksikleri olan ama alternatifini bulamayacağınız en azından EA sports’un oyunu gelene kadar ki onun da bundan fazlasının olacağını sanmıyor UFC’nin dövüşçü kalitesi olarak MMA’yi ezip geçeceğini düşünüyorum. Oyun büyük sitelerden aldığı puanı fazlasıyla hak ediyor. Son olarak ise 2009 versiyonunu oynamış görmüş olanlar için diyorum ki; asıl oyun bu olmuş 2009 versiyonu deneme sürümü gibi kalmış. İlk oyunu sevenler, UFC’yi sevenler; kesin oynasınlar; ilk defa deneyecek olanların sabırları varsa denesinler diyorum bol oyunlu günler diliyorum herkese.

Değerlendirme:

Grafik: 85

Ses: 90

Oynanabilirlik: 87

Eğlence: 88

Genel: 85
(Alıntıdır Eser sahibi:janot)

paylaşım için teşekkürler..